Bir gün bir mafya babası haraçları toplaması için bir adam alır. Fakat bu adam bir gün yakalanır ve bu mafya babasını ele verir. Mafya babası hapisten çıktıktan sonra düşünür ve kendisini yakalandığı zaman ele vermeyecek bir kişi aramaya başlar. Ve sonunda sağır dilsiz birini bulur. Bu adam yakalansa da kendisini ele veremez diye düşünür. Günler geçer, bu sağır dilsiz adam paraları geç getirmeye, eksik getirmeye başlar. Mafya babası da bu olayı anlar ve bunu yanına çağırır. Yanına da bir tercüman alır.Tercümana; ona paraları nereye sakladığını sormasını ister. Fakat sağır ve dilsiz adam el hareketleriyle neden bahsettiğini anlamadığını anlatır tercümana. Tercüman da mafya babasına iletir söylediklerini. Mafya babası, kör ve sağır dilsiz adama bir yumruk atar, sonra tercümana dönerek bir daha sormasını ister.Tercüman yine sorar, fakat sağır ve dilsiz adam yine mafya babasının neden bahsettiğinden anlamadığını söyler. Sonunda mafya babası silahını çeker ve tercümana dönerek son kez sorduğunu ve söylemediği taktirde tetiği çekeceğini söylemesini ister. Tercüman bunu aynen el hareketleriyle anlatır. Sağır adam çok korkmuştur ve el kol hareketleriyle paraları ana caddenin en sonundaki çıkmaz sokağın sonundaki kavak ağacının altına sakladığını söyler. Bu el kol hareketlerinden bir şey anlamayan mafya babası tercümana adamın ne dediğini sorar.
Tercüman şöyle der: "adam hala sizin neden bahsettiğinizi anlayamamış ve ayrıca o tetiği çekmek biraz sıkar diyor."